A letter from August 24th, 2012

Selam! Bu mailin ulaştırılacağından biraz şüpheliyim ve ulaştırılsa da senin bu adresi hala kullanıyor olmandan daha da şüpheliyim. Umarım kullanıyor olursun. Dayım iş hayatında kullanırsın diye almıştı ama çoktan çöplüğe döndü. Neyse. Birkaç gün önce Uşak Üniversitesi Kimya Mühendisliği'ni kazandın. Umarım oraya gitmeye karar verdiğine ve sınava bir daha girmemene pişman değilsindir. Etraftan iyi yorumlar alıyorsun. İşsiz kalmayacağına dair ve orayı çok seveceğine dair yorumlar. Ekşi Sözlük'de ise o bölümün hayatına edeceğine dair yazılar var. Umarım İngilizce bilgini beginnerdan yukarı taşımış ve henüz nereden başvurulacağını dahi bilmediğin şu toefl sınavını vermişsindir. Şu an için 9gag postlarını okuyabilen bir yapın var. Ama turistlerle karşılaşmak istemiyorsun ve son konuştuğun turist Türkçe bilen bir İranlıydı. Hayatının boktan bir döneminden yazıyorum. Umarım bunu sen okuyorsundur veya sen değilsen de okuyan o kişi (Ona da teessüflerimi sunuyorum! Çok ayıp!) hala bunu kimin yazdığını anlamamıştır ve anlayamayacaktır. Umarım kilo vermişsindir çünkü üniversite sınavına hazırlanıyorum derken 20 kilo almak nasıl bir hataydı anlayamadım. Hala sinirden ölecek gibi oluyorum. Bu gün diplomanı aldın. Bir sürü kayıt evrakı toparladın ve galiba diyettesin. Arkadaşın Şeyma da seninle gelecekti ama nasip olmadı. Umarım onunla hala arkadaşsındır. Ne çok umarım diyorum değil mi? Gelecekten ne çok beklentim var. Aslında senin asıl istediğin yurt dışına gitmek, orada yaşamaktı ama Uşak Üniversitesi sana yurt dışı kapılarını ne kadar açabilir bilemiyorum. En azından 3-5 ülke gezmişsindir diye ümit ediyorum ama daha bu maili kaç yılına atacağıma bile karar vermedim. Eğer bunu okuduğunda hala pasaportu bile olmayan biriysen umudunu kaybetme. İnterfly'dan ümitliyim. Son 10 yıldır devletin başında AKP var. O yıllarda hala olur mu merak ediyorum. Son günlerde iyice çekilmez oldular. Bir sürü şehit veriyoruz ama kıllarını kıpırdatmıyorlar. Ne onlar ne de halk. Ben dahil tabii. Ama ne yapabilirim ki? Sokağa fırlayıp naralar mı atayım? Şimdilerde Hatay'da bir sürü Suriyeli mülteci var. O kadar adiler ki sinirlerimi bozuyorlar. Bedava yaşamaya gelmiş boş insanlar. En azından sorun çıkaran ve kimin ülkesinde olduğunu unutan bazılarını sınır dışı etmeleri gerek. İzmir'de onlara bir köy yapacaklarmış. Kendi halkına bakamayan(Van) Arap aşıklarından beklenecek bir davranış. Bu gün Kazım Kaynak Anadolu Lisesi'ne tekrar gittin ve orayı ancak mezun olduktan sonra sevmeye başladığını fark ettin. Kurallar insanların bir yeri sevip sevmemesini çok etkiliyor. Doctor Who hala sürüyor mu? Ben bunu yazarken 11. Doctor Matt Smith'deyiz. Bence en iyi Doctor David Tennant'dı. O tam bir Doctor'du. Donna Noble ile harika bir takımdı. The Big Bang Theory, How I Met Your Mother, The Simpsons gibi dizilerin de devam ettiğini umarım. Acı biberi seviyorsun. Sindirim sistemini bozmandan korkuyorum çünkü en nefret ettiğin şey karın ağrısı. Denizli'den nefret ediyorsun ama giderayak sever gibi oldun. Uşak'ın daha boktan bir yer olduğunu düşünmenden sanırım. O kadar alelade girdin ki o sınava. O kadar emindin ki gelecek sene tekrar deneyeceğine. Kimya mühendisi olmana inanamıyorum. Ülkenin gerçekten de belli bir kısmı gerizeka olmalı. Hep merak edeceksin. Baya baya çalışsam nereyi kazanırdım diye. Tıp olur muydu? Belki. Kimya Mühendisliği çok sarar da "Amaaan iyi ki tıp diye kendimi yememişim." dersin diye umuyorum. Laboratuvar işleri sevdiğin şeyler. Ama sanırım fizik ve matematiği sevmek zorundasın. Dizi ve kitaplara hala vaktin var değil mi? En çok korktuğum şey bu! Saçlarını geçici boyayla yeşile boyamak istiyordun ama kuzeninin saç boyama macerasından sonra birden kendi saç rengin sana harika gelir oldu. Onun boyattığı renk de güzel elbet ama o kadar aşamalı bir iş oldu ki. Bir de dip boya vs vs diye düşününce iyice soğudun boya işinden. Kalıcı geçici, hepsinden! Cümle kurma yeteneğinin aslında sözel bir meslek sahibi olmanda işine yarayacağını düşünüyorsun. Entelektüel birikime sahipsin ancak seninle aynı birikimdeki insanlarla bir araya gelemiyorsun çünkü onlar entelektüel birikimin yanında ders de çalışıyor. Sen çalışmıyorsun. Üzücü. Zeki olduğunu da düşünüyorsun. Kendi içinde çok da mütevazı düşüncelere sahip değilsin anlayacağın. Bugün 4.5 kilometreye yakın yürüdün. İyi geldi. Yazacak bir şeyler düşünüyorum. Aklıma gelmiyor. Lord Of The Ring ile Otostopçunun Galaksi Rehberi'ni okumak istiyorsun. Üşenmezsen yarın gidip birini alacaksın. Aslında okumadığın 3 kitap daha var. Daha dorusu yarıya geldin onlarda. 3-5 sayfasını okuduğun 2-3 kitap da var ama onları alman bile hata olduğundan sayılmaz. Çabuk hırslanıp çabuk pes ediyorsun. Şu pesler bitirdi seni zaten. Aslında Ekşi Sözlük'ün de bir zaman kapsülü olduğunu düşünüyorum. Buraya yazmak da onun gibi ama bunu birazdan belirleyeceğim zamana kadar okuyamayacaksın. F klavye alışılması zor bir şey. Kyk yurt ve burs çıkmıştır umarım. Burs da iyi olur da asıl iyi olan yurt çıkması. Yurt çıkmalı ya. Baba mesleği kısmını hala çözemedin ama sorun çıkmamıştır umarım. Kyk zeka özürlü bence. Onlara tek yakışan tanım bu. Okul başlamadan girişebilirseniz duvarların boyanacak. Hala renk seçemedin. Annen çok bağırıyor. Her şeye bağırıyor. Bazen sıçrıyorsun bu yüzden. Hoş sen de bağırıyorsun. Herkes bağırıyor. Alışkanlık oldu. Biri sana aşık olsun istiyorsun. Ama çevrende en akıllı sandıkların bile gerizeka çıkıyor. Zeki ve hoş biri bulduğunu umarım. Ergenliğin son demlerinden midir nedir ara ara ağlama krizlerine giriyorsun. Ergenlikmiş. Peh. Nedenini sen de biliyorsun. Ekmek, normal olanları 75 kuruş. Paketli tam tahıllı veya kepekli falan istersen 2-3 lira. Bir paket süt markaya göre değişiyor ama ortalama 2 lira. Öğrenim kredisi alırsan 200 lira sanırım. Zam olabilir. Gözündeki sorun yüzünden bir gözünün kısık kaldığını düşünüyorsun. O zamana kadar geçer herhalde? Bacağındaki varisi doldurtmak istiyorsun ama korkuyorsun. Neyse, Umarım güzel bir işe, güzel bir hayata sahipsindir ve mutlusundur. Umarım çevrende seni sevenlerle yaşıyorsundur. O da olmazsa yurt dışındasındır (Nolur!). Tercihen refah düzeyi Türkiye'den iyi olan bir yer. Ben pek mutlu değilim ama sorun yok. İdare ediyorum. Şu an gülümsediğini umarım. Görüşürüz... Not: Bunu yazdığım süre boyunca bir senin bunu güzel bir ofisten okuduğunu ve yanındakine okuttuğunu, bir de bunu alakasız birinin okuduğunu düşündüm, ya da seni tanıyan birinin. Mühendis olduğunu düşünürsek ofis işi yaş. Hoş hala daha kaç yılına göndersem bilemedim. Üniversiteyi bitirdiğin yıla gönderirsem canını sıkarım gibime geliyor. 10 yıl sonra da bu mail adresi olmayabilir. Aman!